1. Cezai şart (ceza koşulu), zarardan bağımsız olarak talep edilebilir. Bu sebeple, madde yazılırken ceza talebini zarar şartına bağlamamaya dikkat etmek gerekir.
“Mal zamanında teslim edilmezse, uğranılacak zararların karşılığı olarak, gecikilen her gün için 10 bin TL ödenir.”
2. Cezai şart davasında davacı, zarara uğradığını ispat etmek zorunda değildir. Davalının borca aykırı davranışını ortaya koyması yeterlidir. Fakat daha fazla zarara uğradığı iddiasıyla ceza miktarını aşan bir tazminat talep ederse, bu durumda uğradığı zararı ispat etmelidir.
3. Sözleşmede cezai şarta bağlanmış olan borca aykırı ifa, ihtirazi kayıtsız kabul edilirse cezai şart talep hakkı düşer. Ancak ihtirazi kayıt beyan etme külfetini ifa zamanına bırakmamak gerekir. Sözleşmede buna ilişkin baştan “peşin ihtirazi kayıt” anlamına gelen bir madde konulması çok daha pratiktir.
“Malın geç teslim edilmesi ihtimalinde geç teslimin kabul edilmesi cezai şart talep hakkından vazgeçildiği anlamına gelmez.”
4. Her hakkın kullanımında olduğu gibi, cezai şart talep hakkının kullanımında da dürüstlük kuralına uyulması gerekir. Ceza talep hakkının kullanılmayacağı yönünde karşı tarafta haklı bir güven oluşturduktan sonra ileri sürülen geçmişe dönük ceza talebinin reddi gerekir.
Bu yönde örnek karar: Yargıtay HGK, 14.10.2021, 2017/3083 E., 2021/1225 K.
Doç. Dr. Umut Yeniocak